Olta balıkçılığı, insanın doğayla o eşsiz uyumunun yanı sıra bir çeşit terapi. İnsanı dinlendiren, iç dünyasını yeniden keşfetmesini sağlayan keyifli bir terapi. Anlık da olsa olumsuzlukları unutun zamanın orta yerinde.
Yüzünüze suyun dinginliğini ve mavinin coşkusunu bulaştırın etrafınızda olup bitenlere aldırmadan...
Kuleli Askeri Lisesi önü, Boğaz'ın en kral yerlerinden biri olan bu mekanda yılın 12 ayı istavrit avlanabilir.
İstanbul'da balıkçılar acayip tutkulu ve hırslı..
Balıklar ise çaresiz..
Dünyanın en güzel şehrinin İstanbul olduğu söylene gelir hep..
Dünya tarihini şekillendirmiş bir çok medeniyete ev sahipliği ve baş kentlik yapmış olan bu şehir, üzerinde yaşayan tüm medeniyetlerden bir şeyler taşır taşında toprağında…
KULELİ KAYMAK MUSTAFA PAŞA CAMİİ...
Çengelköy ile Vaniköy arasında, Kuleli Askeri Lisesi’nin hemen yanı başında yer alır. Boğaz’ın en güzel yalı camilerinden biri olan Kuleli Kaymak Mustafa Paşa Camii, Kulebahçe Mescidi, Kuleli Ocağı Mescidi ve Kuleli Camii olarak da bilinir. Yapı, III. Ahmet dönemi Kaptan-ı Derya’lık yapmış olan, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın damadı Nişancı Mustafa Paşa tarafından 1720 yılında inşaa ettirilmiştir.
Mustafa Paşa, hayatı boyunca kendi adına bir cami yaptırma isteği duymuş. Bu isteğini de yaptırdığı bu cami sayesinde gerçekleştirmiş..
Cami, kareye yakın dikdörtgen planlı ve kagirdir. Bir merkezi kubbe ve bu merkezi kubbenin köşe boşluklarında yer alan dört küçük kubbeyle örtülüdür. Harim, mihrap cephesi ve yan cephelerdeki, yuvarlak kemerli pencerelerle aydınlanmaktadır. Ahşap çatılı yapıya, ahşap son cemaat yeri ve hünkar mahfili 1837’de II. Mahmut tarafından ilave ettirilmiştir.
Fevkani camiinin girişi, her iki yanda üçer pencere, üst katında ise ikişer pencere ile simetriktir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder