AŞAĞI DÜDEN ŞELALESİ
Antalya'nın turistik potansiyelini artıran doğal güzelliklerin başında, Toroslar'ın güneyindeki kaynaklardan çıkan akarsuların oluşturdukları inanılmaz güzellikteki çağlayanlar geliyor. Antalya'nın 40 metre yüksekliğindeki dik traverten falezinden denize dökülen Düden Suyu, Kepez Mesire yerinde bir çağlayan oluşturuyor. Bu çağlayan daha sonra yoluna devam ederek Lara yolu üzerinde, Karpuzkaldıran Plajı yakınlarında, şehir merkezine 8 km uzaklıkta denize dökülüyor. Düden çayının yaklaşık 40 metre yüksekliğindeki bir falezden su bulutu halinde denize dökülen bu şelalenin adı ise Aşağı Düden Şelalesi.
Şelalenin hemen yanında bulunan Gençlik Parkı'ndan veya herhangi bir deniz aracından denize baktığınızda bir öykünün bitişine şahit oluyor insan.
Düden Suyu'nun denizle buluşması esnasında yarattığı bu harikalar görmeye değer.
MANAVGAT ŞELALESİ
Manavgat Şelalesi, Antalya'nın Manavgat ilçesinde Manavgat Nehri üzerinde bulunan ünlü bir şelaledir.
Antalya'ya 72 km mesafededir. Manavgat ilçesinin 3 km kuzeyinde bulunan ve adını bu ilçeden alan şelale, ırmak sularının 3-4 m'lik bir falezden düşmesiyle meydana gelir.
Manavgat büyük şelalenin yanındaki çay bahçelerinde oturup ağaçların altında ister çayınızı yudumlayarak ister soğuk bir ayran içerek bu güzel manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Hatta sadece oturup izlemek bile yeter. Dağlardan akıp gelen suların şelaleden akarken çıkardığı ses insanı alıp götürüyor…
Fotograf çekimi için kullanılan papağanlar..
KONYAALTI PLAJI
Konyaaltı Plajı, Antalya ilinde yer almaktadır. Konyaaltı Plajı, Antalya'nın batı kısmında falezlerin bittiği yerden başlayarak limana kadar uzanan yaklaşık 5km. mesafesi olan bir plajdır. Daha önceleri adını koyaltı olarak bilinen plaj zamanla halk arasında dil sürçmesiyle Konyaaltı olarak değişmiştir.
Plaj kum ve çakıl karışımı olup, sahilin ve plajın temiz olması, emniyet ve güvenliği ile mavi bayrakla tescillenmiştir. Şehir merkezine yakın oluşuyla yaz aylarının kavurucu sıcağında serinlemek isteyenlerin uğrak yeri olan plaj yerli halk kadar yabancı turistlerinde akın ettiği bir yer olmuştur.
Burada deniz o kadar temizdir ki baktığınız zaman denizin dibini rahatlıkla görebilirsiniz.
Konyaaltı olarak adlandırılan bölgenin, önceki yüzyıllarda, Antalya’nın falezler üzerinde yer almasından dolayı 20. yüzyıl sonlarına kadar “Koyaltı” biçiminde anıldığı ve halk dilinde zamanla Konyaaltı’na dönüştüğü belirtilmektedir.
KALEİÇİ YAT LİMANI
Kaleiçi yat limanı; bir zamanlar, Antalya şehrinin limanı imiş. Türkiye’nin güney kıyısında, Mersin’den sonra, gemilerin yanaşabileceği ikinci büyük limanmış. Bugün ise; bu limandan sadece yatlar yararlanmakta. Kentin batısında yapılan endüstri limanının çalışmaya başlaması ile, eski limanın, yani buranın adı, yat limanı olarak değiştirilmiş.
Buraya gittiğinizde; kıyıya bağlanmış özel yatlardan çok, günübirlik çevre gezisi yapılan yatları göreceksiniz. Zamanınız varsa, mutlaka değerlendirin, bunlardan biri ile çevre gezisine katılın, doğuda düden şelalesinin Akdeniz’e karıştığı yere kadar gidiyorlar. Yani 1,2,4,6 saatlik ve bazıları yemekli yolculuklar yapılıyor ve yolculuk süresine ve yemek durumuna göre, ücretler değişiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder