Çok eski bir şarkıysa, hatırlama!
Çocukluğunsa, bu garip akşam saatlerinde
Gözlerinden geçen;
Ağlama!
Mevzu bahis o olunca İstanbul..
Biri doğu, biri batı, bir de..
BENDEKİ İSTANBUL...
Bir hükümle sürgün edileli beri İstanbul’dan
Hangi gerçeğin kapısını çalsam yalana açıldı bahçesi...
Yalanmış..
Ne sen kız kulesi gibi durabildin karşımda..
Ne ben bakabildim boğazın mavi gözleriyle sana...
Bir sessizlik olur sonra sallanır başım..
Yakar senide sallanışım o batasıca İstanbul’da..
Adı diyorum adı batasıca İSTANBUL’da...
Tutulalı..
Hayat Zindan..
Yemek..
İçmek..
Ne mümkün..
Ancak Sarardım ve Soldum..
Bilmedilerki..
Bir İstanbul gününde..
Boğazın birazda deli halinde..
Yüreğime Yar değdi...
Şiirlerimdeki martıyı vurdular..
Bir güzel İstanbul akşamında..
İbreti alem olsun diye..
Maviye kur yapmak..
Meger ne büyük günahmış...
Şimdi iki yakasında da eksiğim İstanbul'un...
Şu martıların semasında uçuştuğu ilahi şehri görüyormusun?
işte ona İstanbul derler!
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı..
Başımda eski alemlerin sarhoşluğu
Loş kayıkhaneleriyle bir yalı;
Dinmiş lodosların uğultusu içinde
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı..
(Orhan Veli)
İnsanın içine saplı bıçak gibidir istanbul..
Çıkarsan ölürsün çıkarmasan o seni öldürür..
Büyüsü çekici ölümü hüzün..
Ama illada istanbul iki gözüm...
Tarihin gözleri var, surlarda delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta saha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakısta o mana: Öleceğiz ne çare?
Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar, Karaca Ahmet...
O manayı bul da bul!
İlle İstanbul’da bul!
İstanbul..
İstanbul...
(Necip Fazıl Kısakürek)
Püfür püfür bir vapurun yan tarafında..
köprüde balık ekmek yemek..
dolmuşa hadi gidelim demek..
Şimdi İstanbul'da olmak vardı anasını satayım...
İSTANBUL'UN GÖZLERİ..
Ey; gözlerine nağme okuduğum güzel..
İstanbul seni sayıklarken..
Sen kim bilir hangi rüyalarda uyuyorsun...
İstanbul böyledir..
“Yaşanmaz burada” der..
çeker gidersin;
Üç gün geçmeden bir çocuğun renkli balonları özlemesi gibi özlersin...
11 yorum:
Harika!..
Gecen sene, bu zamanlar ben de Istanbuldayim ve deniz kenarindaki (Besiktas Ta) balonlara oglumla nisan aliyorduk.
Gokce
ahh İstanbul ahhh! Aldın götürdün beni diyarlarına:) ben bu postuda şiiride pek sevdim.
Fotoğraflara bakınca gözüm gönlüm açıldı ama, içimdeki İstanbul hasreti de büyüdü...
Harika fotoğraflar
Canim Istanbul'uma az bile!!! Cok hos olmus hem yazi hem fotograflar.
Resimler mi daha güzel şiirler mi bilemedim :))
Süper bir post olmuş tebrik ederim.
Ne güzel balonlar.
Renkli renkli.
Hemen beni bir yolculuğa çıkarıverdi.
hem fotoğraflar hem sözler şahane...
yüreğinize sağlık...
www.mavivekirmizibalik.blogspot.com
Yorum Gönder